Son 5 yıldır kendime çin işkencesi çektiriyorum. Zihnim nasıl dayanıyor, inanın bilmiyorum. Kendimi buradaki ergenlere açmak da pek hoş değil ama hiçbir yere yazmamaktansa buraya yazayım dedim. Bazen yerimde başkası olsa sinirden, öfkeden, üzüntüden ve daha pek çok iç içe geçmiş duygudan vücudu ve zihni daha fazla bunu kaldıramayacağı için yavaş yavaş, içten içe ölürdü diye düşünüyorum. Gerçi belki ben de yavaş yavaş ölüyor olabilirim. Bu okul benim için bir lanetti, belki sadece kendim sorumluyum, bilmiyorum ama ayağımın kaymaya başlaması YTÜ’ye gelmemle oldu. O kadar çok kötü şey yaşadım ve belki de yaşattım ki, bazen kendimi hiç tanımadığımı düşünmeye başladım. Ben bunları nasıl yaparım dedim, bu nasıl ben olabilirim, bunları nasıl hak ederim dedim. O kadar kötü şeyler oldu ki, “Beterin beteri de vardır nasıl olsa” dedim içimden, daha kötüsü de olabilirdi diyerekten ama gerçekten de olabilirdi, bak o ayrı. Bugün belki biraz daha olgunum ama bir kaç kuruşluk bir olgunluk için bunların hepsini yaşamam gerektiğine inanmıyorum. İnandığım şey, daha büyük hatalarımın önüne geçmem için bunların yaşanması gerektiği, yoksa halen arada kötü tarafım sinyal veriyor. Sadece onu fazla yaşatmıyorum artık.