Canlar bize gidip de gelmeyecek olanı unut diyorlar. Nerde güzel bir kadın ya da yakışıklı, karizmatik bir erkek görsek vardır bunun da sevgilisi ve birbirlerini seviyorlardir diyip o gelmeyecek olanı hatırlarız. Söyleyin şimdi biz nasıl unutacaz? Biri çıkıp unutursun diyor ama diğerleri onu hatırlatıyor. Biliyorum yüreğimiz
yeni bir aşka yelken acana kadar hatırlayıp kahrolacak. Hazır kahroluyoruz, içimiz yanıyor bari bir şeyler söyleyin de yanıp yanıp kül olalım.
Şimdi bir belgesel seyrediyorum, Japonya olsa gerek, acayip şiddetli bir depremin nasıl yaşandığını gösteriyorlar. Olayın kötü tarafı deprem değil, adamlar 8 şiddetinde depremi savuracak kadar sağlam çalışıyorlar zaten, olayın kötü tarafı depremden sonra gelen Tsunami. Öyle şiddetli dalgalar geliyor ki, arabalar, binalar hep su içinde kalıyor. Binalarda yangınlar çıkıyor, muhtemelen bir ton insan da canını kaybetmiştir. Milyonlarca dolarlık zarardan bahsetmiyorum bile. Ne mi olmuş? Adamlar tekrardan toparlanıyorlar, her şeyi daha sağlam inşa ediyorlar. Bir ilişkin olduğu ve bittiği vakit çökebilirsin, bunda problem yok ama ayağa eskisinden sağlam kalkamıyorsan bu senin yanlışın.