Böyle bir şeyler bekliyorsun. Hayat eskisi gibi olsun, ya da yarınların daha güzel olsun diye uyuyorsun bu gece de, sabah uyanınca hiçbir şeyin düzelmediğini görüyorsun. Her şey kaldığı yerden devam ediyor. Acılar hâlâ ilk günki tazeliğini koruyor mesela. Beklediğin mutlu günler o gün de gelmiyor. Evet yaşıyorsun. Gün doğuyor batıyor ama sen farkında bile değilsin. Bir değişiklik olsun diye bekliyorsun. Bir umutla, mutluluğu bekliyorsun…
Her geçen gün
Puan:
İtirafa Yorum Yap:
Bir ben daha..
eğer sen bir şeyleri değiştirmezsen değişim bekleme
aynı benim fikrimdesin her gün diyorumki umarım bugun hayatımda olumlu anlamda bir degisiklik olur rutinin dısına cıkarım bugun olmasa bile aşama aşama keskin olumlu anlamda bir degisiklik istiyorum bunun icin ne yapıcagımı yada biriylemi yapmam gerektigini bilmiyorum senin kafanda biri gerek
Bugun tam da bu konuyu konustum arkadasimla. Hani bir seyler guzellessin diye cabalariz emek veririz ama olmuyorsa olmuyordur iste. Ya da guzel gunler icin bekleriz tek bir hamle yapmadan sadece bekleriz. Bilmiyorum olmasi gereken hangisi. Sadece beklemek mi yoksa guzel gunler icin cabalamak mi? Bir de su korku var,ya emeklerim bosa cikarsa? Evet o kadar lanet bir durum ki insani kahderebilicek etkisi var. Bu korkudan sonra sunu da diyorum, risk almadan hayatin tadimi çıkar? Bazi seyler anlamını yitirdi bende,bazi seylerin o eski tılsımı yok yani risk alsamda ayni almasamda. En sonunda guzel gunleri görmek icin cabalamaktan vazgectim. Sadece sorumluluklarimi yerine getiricem, okulumu bitiricem hayirlisiyla daha sonra da ne yapmak istersem onu yapicam. Allah var, Allah yâr.
Kum saati, mükemmel bir yorum,yazdıklarını okuduktan sonra gaza geldim,hayatımın aşkına yarın gidip açık açık itiraf edeceğim,ne zaman aşkımı haykırmak istesem dilim tutuldu,hiçbirşey söyleyemedim,gözlerine bakınca kendimi kaybediyorum,hipnoz oluyorum sanki,yorumun için teşekkürler,umarım hayatını dilediğin gibi yaşarsınnn
Hayatımda çok pişmanlıklarım oldu ama bu pişmanlıklar bana aynı pişmanlıkları bir daha yaşamama garantisi verdi, en azından büyük oranda. Zira aynı hataları tekrarlayacak kadar salak değildim ve değilim. Hayat o kadar çabuk geçiyor ki, bir gün gözümüzü açtığımızda belki de yaşlanmış olacağız. O kişiyle gidip konuşmalısın, cevabı hayır bile olsa en azından denediğini bilirsin. Denemek gerekiyor, aklımızda bir hedef veya hayaller illa ki vardır, onları gerçekleştirmek istiyorsan ve elinden gelebilecek bir şeyler varsa yapmalısın. Elinden gelebildiği halde yapmıyorsan işte o hayat harcanmış bir hayattır.
Peki ya gururumuz?çok memnun olmasamda gururuma düşkün bir narsistim,böyle olmak istemedim hiç ama böyleyim,ya hayır cevabi alırsam?gururum incinmezmi sonra?
Gurur herşeyden önemlidir. Âşık adam gururu için hasreti seçmez mi? Ansızın çekip gitmez mi? Ama ihanet eden birini hala seven kişide ne aşkın esintisi vardır ne de gurur vardır. Onlar sadece zavallidir
Kim oldugumun da önemi yok. Sadece şunu yazayım. Cok uzun süreli kiz arkadasin var. Doğum gunundesin Canım cicim mesajlari yazıyor hayatinda ilk kez mutlu bir dogum gunu gecirdim saniyorsun. 2,3 gün sonra ayrılma garantiniz olan bir konudan tartismayi bilerek açıyor ayrılmak istiyor. Elinizde yolladığı doğum günü hediyesiyle başbaşa kaliyorsunuz. Kendinizi düşünmeyip ileriki bir tarihte sizden ayrılan kız arkadaşınızın ameliyati var diye, ettigi hakaretlere aldirmadan yanında olup destek veriyorsunuz. Ameliyata kadar eyvallah memnun yazisan kız, iyilestikten sonra selami sabahi kesiyor. Bir başına kalıp kafayi yemek mi yoksa adaletin sağlayıcısı yaradana mi işi havale etmek. Sen olsan hangisini yapardın? 2. Yaptım. Şimdi sıfırdan başladığım hayatta 1. yılım. Arkadaş cevresi konularinda ciddi sıkıntılar ceksem de epey toparladim. Şimdi diğer eski kız ne yapıyor dersin. Bir hevesle sildigi numarami arayip bulup yalvarip dönme çabasındaydi 5 ay öncesine kadar. Cevabini aldı daha yazamaz bile. Ameliyatinda onca şeye ragmen yanında olan ben şimdi bir gram üzülmem ona. Kisacasi sende olayi akışına bırak. Ne zaman ayağa kalkarsan seni düşürenler o gün kaybedecekler bunu sakın unutma. Olayı sadece boş teselli vermek istemediğim icin anlattim.yaşadıgim bu olaya ragmen kalkmayi başardım ve iyi kötü mutluyum sende oyle olmayi basar diye anlattim. Iyi geceler
Çok haklısınız,her cümlenizde her sözünüzde bir hakikat var,dediğim gibi gururuma düşkünüm,ama sırf bu yüzdende hayatımın şansını kaçırmak istemiyorum,herşeye rağmen denemek lazım ki yarınlarda onu bi başkasıyla görüp pişmanlıklarla geceleri sigara,içki ve onun resmine sarılarak uyumamak için,deniycem,zaten denemeye gelmedikmi bu dünyaya?Hepinize teşekkür ederim bu güzel yorumlarınız için,özelliklede kum saati,herşey gönlünüzce olsun,mutlu kalın :*
Asla ama asla gururundan dogruluktan ödün verme. Haksız olan sen ise düş onun peşine ve sevdiğini bırakma. Ama o haksiz ise ve üstüne bir de ortada ihanet varsa aklindan dahi geçirme bir kez olsun dönüp ona bakmayı. Yazarken bile ofkeleniyorum hainlere..
Çok haklısın, kesinlikle katılıyorum
Gurur yapmana gerek yok, kabul edilmek kadar reddedilmek de olağan bir durum, eğer herkes gurur yapsaydı, kimse birlikte olamazdı. Şansını dene, sonrasında olur da kabul edilmezsen de en azından denediğini bilirsin, aynen. Ben 25 yaşımı doldurdum, 26’ya doğru ilerliyorum. Benim hiç sevgilim olmadı mesela ve birinden gerçekten hoşlandıysam bunu söylemeyi doğru buluyorum. Şu ana kadar kabul edilmedim (Açık sözlü olup, kendimi anlatmaya sorunlarımdan başladığım için. Beni zamanla tanıyıp da reddetmesindense böylesi daha doğru geliyor) ama azimle devam. Kızların beklentileri çok fazla, en azından benim çevremdeki kızlar böyle. Bu yüzden sorunlarımdan başlayınca direkt elenmiş gibi bir şey oluyorum zaten.
Derti yaş kaç kardeşim?
26 Neden sordun?
Dostum insan geriye dönüp baktığında yaptıklarından değil yapamadıklarından pişman oluyor büyük ihtimal 4. Sınıfsındır yarın obur gün mezun olursun boşver gururu filan bir kere olsun şansını dene derim ha bu işler lisedeki gibi olmuyor ilk arkadaş olursun sonra birşeyler paylaşırsın sonra dışarı çıkarsınız böyle devam eder sende gururundan ödün vermemiş olursun diğer itirafını da okumuştum ondan bu yorumum kal sağlıcakla…
Benim aradığımı sevgili bulmak birinin ellerini tutmak her istedigimde onu gorebilmek vermez. Kadinlarin tripleri romantizm sözcükleri de veremez. Bir derdim var bin dermana değişmem derler ya öyle bir dert işte.
Vay be ne dertmiş..
Hemen hemen cogunuz benim durumumdaymışsınız. Ayni fikirlerde sayiliriz. Hatta benimle aynı kafada birilerine ihtiyaci olup olmadigini düşünen bile varmış.
Umarım artik mutlu gunler bize de ugrar…
Ne yapsak boş, göklerden gelen bir karar vardır
Vardım geldim Yâr otagina. Yarin gözleri sürmeli. Beklemeli şu sultanimin eşiğini. Yuzbinlerce kez yuzler sürmeli
@balık benim derdimden sende de olsa sen de çekip gideni salına salına geleni umursamazdin
Bir kaç yüz bin saatlik bir hayat yaşıyorsun. Bundan sonraki 5 yüz bin saatten sonra çoğumuz ölmüş olacağız. Dolu dolu yaşamak senin elinde diyeceğim ama çoğunlukla değil. Eğer babadan kalma miras vesaire falan yoksa sorumluluklar seni bekler. Sorumlulukları da düşününce çoğunlukla insanın en güzel zamanı çocukluk dönemleri oluyor. Şahsen benim 18 yaşıma kadar olan zamanım hayatımın en güzel dönemleriydi. Ne zaman büyümeye başladım ya da büyümek zorunda oldum, işte o zaman hayattan aldığım keyif de azaldı. Her ne kadar bunda yaptıklarım da etkili de olsa, sonuçta üniversite hayatım çok sıkıntılı bir dönem olarak bana geri döndü. Bitirince de muhtemelen üniversite ile alakalı hiçbir şeyi hatırlamak istemeyeceğim, belki bir kaç detay hariç. Sözün özü, 5 yüz bin saat sonra ölmüş olma ihtimalin yüksek, hayat bu kadar çabuk ve özensiz geçiyorken, tadını çıkarmaya bak. Pişmanlıkların olmasın. Hayatında yapmak istediğin bir şey varsa ve kimseye zarar vermeyecekse, onu yap. Sonra yapamadım diye pişmanlık duyma. Aklında olan güzel şeyleri hayata geçir! Zaman bir daha geri gelmeyecek çünkü. 🙂