Rakibiniz size o sol kroşeyi vurduğunda ve yere düştüğünüzde, her şeyin biteceğini düşündüğümüzde, bazılarımızın içine olmadık bir hırs gelir. Ayağa kalkmak için dişlerinizi ölümüne sıktığınız bir hırs ve ayağa kalktıktan sonra acımasız rakibinizden bir de sağ kroşe gelir, işte bir önceki darbeden ders alan ve bunu savuşturan, üzerine bir de aparkatı çakan kişiler kazanmak için adaydırlar. Lanet hayatımda yaşadıklarım, uzaktan seyretmek zorunda kaldıklarım, dokunamadıklarım… Kendime yeni bir sayfa açmanın vakti gelmedi mi? Hayır, aynı defteri kullanmayacağım. Bu sefer değil. Bugün benim son günüm, bugün vücudumun değil, karanlık zihnimin son günü, hayatımdan çaldığım. Bugün aynı zamanda benim ilk günüm, hayatıma doğan. Telafisi olmayan hatalarım oldu mu? Hayır, henüz değil. Bunca yaşanılan acının ardından doğan bir vurdumduymazlık ve acımasızlık yerini rüzgara bırakıyor. Sanırsam o rüzgar beni nereye götüreceğini biliyor. Aslında bilmek zorunda da değil, asıl özgürlük de bu değil midir?