Rakibiniz size o sol kroşeyi vurduğunda ve yere düştüğünüzde, her şeyin biteceğini düşündüğümüzde, bazılarımızın içine olmadık bir hırs gelir. Ayağa kalkmak için dişlerinizi ölümüne sıktığınız bir hırs ve ayağa kalktıktan sonra acımasız rakibinizden bir de sağ kroşe gelir, işte bir önceki darbeden ders alan ve bunu savuşturan, üzerine bir de aparkatı çakan kişiler kazanmak için adaydırlar. Lanet hayatımda yaşadıklarım, uzaktan seyretmek zorunda kaldıklarım, dokunamadıklarım… Kendime yeni bir sayfa açmanın vakti gelmedi mi? Hayır, aynı defteri kullanmayacağım. Bu sefer değil. Bugün benim son günüm, bugün vücudumun değil, karanlık zihnimin son günü, hayatımdan çaldığım. Bugün aynı zamanda benim ilk günüm, hayatıma doğan. Telafisi olmayan hatalarım oldu mu? Hayır, henüz değil. Bunca yaşanılan acının ardından doğan bir vurdumduymazlık ve acımasızlık yerini rüzgara bırakıyor. Sanırsam o rüzgar beni nereye götüreceğini biliyor. Aslında bilmek zorunda da değil, asıl özgürlük de bu değil midir?
Bugün son günlerimin ilk günü.
Puan:
İtirafa Yorum Yap:
Öncelikle tabii ki Enes Batur seyrettim ve yorum yaptım. Şaka yapıyorum, yemeğime dikkat ederek işe başladım diyebilirim. Bende kilo fazlalığı var. Gerçi bir süredir kilo veremesem de, öncesinde bayağı vermişliğim var. Şimdi tekrardan yemeğime ve daha da önemlisi içtiğim hazır gıdalara dikkat etmeye başladım. Benim için önemli şeylerden birisi içtiğim meyve suyu/süt gibi hazır gıdaların azaltılması. Su içmem gerekiyor. Hayatımda değişen muhteşem şeyler olmasını bekleyemezsin elbette. Fikir olarak düzelme aşamasına girdim. Hezeyanlardan kurtuluyorum veya kurtuldum, obsesif tavırlarıma son vermeye çalışıyorum ve daha da önemlisi sinirlerimi kontrol etmeye çalışıyorum. Bunun dışında ağırlık çalıştım ve yürüyüş yaptım. Hepsi bu kadar.
Bu arada, Leponex’i de kalıcı olarak bıraktım. Bu sefer geri dönüşü yok yani. 🙂 Vücuduma hasar verecek kadar ileri gitti dozu arttırınca. Kaldı ki benim hastalıklarıma doğrudan bir tesiri yok. Şimdi bazı arkadaşları inandırmak zor da olsa, bende şizofreni yok ve bu ilacın da asıl tesiri şizofreni üzerine. Ben hayaller görüp, sesler işitmiyorum ve kesinlikle birilerinin kontrolü altında olduğumu vesaire de düşünmüyorum. Ha, hezeyan vardı, yani kuruntular ama kontrolü tamamen ele aldığımı söyleyebilirim. Bu tamamen telkin ile alakalı ve ben bunu başardım. Daha önceden başıma pek de istenmeyen şeyler geldi ama oralarda edindiğim tecrübeler benden daha ne beter insanlar olduğunu gösterdi, ki dediğim gibi, sinirlenmeler dışında inanılmaz yol aldım. (Bence) Sinirlenmeler de geçecek abisi ve sanırsam bazı hastalıkları bütünüyle eşik düzeyinin altında tutabilen, başarmış birisi olacağım. Sonunda, en azından bu konuda, artık zafer benimdir. Geçmişi de bir an önce geride bırakmalıyım. Uzun oldu ama hayatım ne kadar sürerse sürsün, artık bu zafer benimdir. 🙂
“Geçmişinle barışmazsan, geleceğini kuramazsın.”
Selam gençler, en çok girdiğim forumu bıraktım. Tamamen. Çok zor olacak ama yapmak zorundayım. Hem akıl sağlığım için, hem de vakit kazanabilmek için. Büyük bir sözüm var, anneme ve kendime. Tutamazsam yazık olur, o yüzden elimden geleni yapacağım. Artık ömrüm boyunca buradayım falan filan, şaka yapıyorum, çok meşgul etmem ama arada girerim. 🙂
İlk gününde ne yaptığını merak ettim dostum?